Local: Derin CantürkI made my move to Porta Venezia back in 2013 when I came over from Istanbul for my architecture degree. After a brief hiatus in 2016, I found myself drawn back to this neighborhood from another corner of the city in 2017. Porta Venezia, translating to "Venice Gate" in Italian, takes its name from a historic gate at the heart of the neighborhood. For me, the real pulse of Porta Venezia beats around the crossroads of Via Melzo and Via Malpighi, where many of my favorite spots cluster.Buildings from the early 1900s like Casa Galimberti, Casa Guazzoni, Casa Cambiaghi, and Casa Balzarini, all flaunting the Liberty or Italian Art Nouveau style, never fail to captivate me. The grand entrance halls of Milan's apartment blocks, hidden behind majestic doors, remain among the architectural elements that catch my eye in daily life, continuously offering surprises.As for the neighborhood vibe... It's a vibrant mix, hosting diverse communities. The busier, commercial northern part is home to African communities, predominantly Eritreans, and LGBTQIA+ communities, while the quieter, residential south is where you'll find Italians and expats like myself. Although these groups lead fairly separate lives, they come together in the evenings, especially around Via Lecco, connecting through shared spaces and bars for some fun. Their most common ground seems to be the commercial and social interactions fostered by local businesses and shops.The impact of local venues and markets on the neighborhood's economy, culture, social fabric, and sense of community is significant. Several days a week, local markets spring up on different streets, transforming them into public platforms where especially the elderly can socialize and buy fresh produce, with the streets closed to traffic on market days. Like anywhere in Italy, catching up with the barista over a coffee at the bar counter in the mornings and after lunch is a staple routine. The pre-dinner aperitivo hour is also an integral part of life in the city and the neighborhood.Green spaces and parks play a crucial role in the daily lives of residents with pets and children. The Giardini Pubblici Indro Montanelli, also known as the Porta Venezia Gardens, is Milan's first and second-largest city park, serving as a vital green escape for me and others living here.It's not just a local observation, but I'd say Milan's venues traditionally had a weak connection to the street. However, in recent years, especially with the pandemic's impact and subsequent new city regulations, we've seen many venues extending outwards. This shift has undoubtedly strengthened their connection with the external.For the curious: Take a stroll through Milan's entryways with Karl Kolbitz's "<a fr-original-style="" href="https://www.taschen.com/en/books/architecture-design/05321/entryways-of-milan-ingressi-di-milano" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Entryways of Milan</a>", published by Taschen.

Soli

We're tuning into the beat of the Milan we know and the Milan we rediscover with every visit, all from the perspective of a local.

Green, open, diverse: Notes from Porta Venezia

Mahalleli:&nbsp;Derin CantürkPorta Venezia’ya 2013 yılında İstanbul’dan Milano’ya mimarlık lisans eğitimi için geldiğim dönemde taşındım. 2016'daki bir yıllık kısa ayrılığın ardından 2017'de şehrin başka bir köşesinden mahalleme geri döndüm. Porta Venezia İtalyancada Venedik Kapısı anlamına geliyor ve bu ismi, mahallenin merkezinde bulunan tarihî bir kapıdan alıyor. Benim için Porta Venezia’nın kalbi diyebileceğim nokta birçok sevdiğim mekanın bir arada bulunduğu Via Melzo ve Via Malpighi sokaklarının kesişim noktası ve yakın çevresi. &nbsp;Casa Galimberti, Casa Guazzoni, Casa Cambiaghi, Casa Balzarini gibi mahallede 1900’lerin başında Liberty yani İtalyan Art Nouveau stiliyle yapılmış binalar ve detayları beni her gördüğümde etkilemeyi başarıyor. Milano’nun DNA’sını oluşturan apartmanların büyük kapılar ardında keşfedilmeyi bekleyen giriş holleri de beni hâlâ şaşırtmaya devam eden, günlük hayatımın içinde ilgimi çeken mimari unsurlar arasında.Ahaliye gelecek olursak... Mahalle birbirinden farklı toplulukları bir arada barındıran geniş ve renkli bir bölge. Daha hareketli ve ticari kuzey kısmında çoğunluğu Eritrelilerden oluşan Afrika kökenli topluluklar ve LGBTQIA+ bireyler, daha sakin ve konut bölgesinin ağırlıklı olduğu güneyde ise daha çok İtalyanlar ve benim gibi expat’lar yaşıyor. Çoğu zaman birbirlerinden bağımsız yaşayan bu topluluklar, gün içinde çok etkileşim içinde olmasalar bile akşamları ortak mekanlar aracılığıyla özellikle Via Lecco sokağında bulunan mekanlarda eğlenmek için bir araya geliyorlar. En belirgin ortak noktalarının işletmeler ve dükkanlar aracılığıyla gelişen ticari ve sosyal ilişkiler olduğunu söylemek mümkün.Mahalledeki mekanların ve pazar yerlerinin mahalle ekonomisine, kültürüne, sosyal dokusuna ve birlikteliğe etkisi büyük. Burada haftanın üç ya da dört günü farklı sokaklarda yerel pazarlar kuruluyor. Pazarın olduğu gün trafiğe kapatılan sokaklar, özellikle emeklilerin ve mahallenin yaşlı bireylerinin sosyalleşirken taze ürünler alabildiği kamusal bir platforma dönüşüyor. İtalya’nın her yerinde olduğu gibi burada da sabahları ve öğle yemeği sonrası bar tezgahında barista'yla muhabbet eşliğinde kahve ihtiyacı gidermek en yaygın rutinlerin başında geliyor. Akşam yemeğinden önce yapılan aperitivo saati de şehrin ve mahallenin vazgeçilmezi arasında.Mahallede yeşil alanlar ve parklar özellikle köpekli ve çocuklu mahalle sakinlerinin günlük hayatında önemli bir yer tutuyor. Milano’nun ilk ve ikinci en büyük şehir parkı Giardini Pubblici Indro Montanelli ya da diğer adıyla Porta Venezia Bahçeleri benim ve burada yaşayanlar için önemli bir yeşil kaçış noktası niteliğinde.Sadece bizim mahalle özelinde değil, Milano’daki mekanların sokakla ilişkisinin eskiden çok zayıf olduğunu söyleyebilirim. Fakat son yıllarda pandeminin etkilerinin yoğun olarak hissedilmesiyle ve akabinde belediyenin yaptığı yeni düzenlemelerle çoğu mekanın sokağa taştığını gözlemleyebiliyoruz. Bundan dolayı mekanların dış dünyayla ilişkisinin pekiştiğini düşünüyorum.&nbsp;Meraklısına:&nbsp;Taschen yayınevinden çıkan, Karl Kolbitz’in hazırladığı <a fr-original-style="" href="https://www.taschen.com/en/books/architecture-design/05321/entryways-of-milan-ingressi-di-milano" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">“Entryways of Milan”</a> kitabında Milano'daki hollerde yürüyüşe çıkmak mümkün.

Tanıdığımız Milano ve her ziyarette yeniden tanıştığımız o Milano’nun temsili mahalleyi, ayaküstü mahallelisinden dinliyoruz.

Yeşil, açık, karışık: Porta Venezia notları

Derin CantürkMilano’da yaşayan Mimar ve Tasarımcı Derin Cantürk, mimari formlardan ilham alan ve daha çok zıt ve geometrik formları bileştirmekten keyif alan, Kantu yan sehpa ile Milano’da ürününü sergileyen Türk tasarımcılarımızdan biri.<img src="https://images.aposto.com/2021/8/3/1631734597586.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" alt="Derin Cantürk" width="550" ratio="Infinity" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">ErrinYenilikçi ve vizyon sahibi bir kültür tasarımcısı olan Errin Kancal,&nbsp;Hammam koleksiyonunun yeni masa lambası üyesiyle Milano’daydı. Daha önce birçok fuarda yer Errin, koleksiyonun yeni ürünü Milano’da sergiledi.<img src="https://images.aposto.com/2021/8/3/1631734881376.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" alt="Errin Kancal" width="550" ratio="Infinity" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Studio Laf2016 yılında endüstriyel tasarımcı Uygar Gözcü tarafından kurulan Studio Laf, yerel ustaların el işçiliği ile tasarımlarını hayata geçiriyor. Milano’da Isola'da karşımıza yeni tasarımı olan Wing tabure ile yer alıyor.<img src="https://images.aposto.com/2021/8/3/1631735095349.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" alt="Studio Laf" width="550" ratio="Infinity" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable"> Senstudio2021 yılında iç mimar ve tasarımcı Sedef Şen tarafından kurulan senstudio, koleksiyonun ilk ürünü olan aydınlatma ve aynı zamanda vazo olan ürünü olan The Sun ile Milano’da ilk gösterimini gerçekleştirdi.<img src="https://images.aposto.com/2021/8/3/1631735471569.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" alt="senstudio" width="550" ratio="Infinity" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Turkish StonesTurkish Stones, Isola Design District’in Materialized bölümde yer alan birbirinden çeşitli 60’a yakın doğal taş seçeneği ile Milano’da &nbsp;Türk doğal taşının markalaşması yolunda sürdürülebilirlik sunuyor.&nbsp;<img src="https://images.aposto.com/2021/8/3/1631735824981.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" alt="Turkish Stones" width="550" ratio="Infinity" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">

5-10 Eylül tarihleri arasında Milano’da gerçekleşen tasarım haftasını uzun zamandır bekliyorduk. Birçok farklı ülkeden katılımcının bulunduğu ve benim de katıldığım Isola Design District’de bizleri temsil eden Türk tasarımcılara göz atalım.

Milano Tasarım Haftası’nda Yer Alan Türk Tasarımcılar

<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">BALKONAkdenizlinin yaşam alanı.</h2><img src="https://images.aposto.com/2021/5/2021-06-25T12:48:12.724Z_sm.jpeg" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" ratio="Infinity" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Yazı:&nbsp;<a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/derincantu/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Derin Cantürk</a>&nbsp; Fotoğraf: Hazal Yılmaz<hr fr-original-style="" style="height: 0px; overflow: visible; border-bottom: none; clear: both; user-select: none; break-after: page; box-sizing: border-box;">Yüzlerce farklı topluma ve yaşam biçimine tanıklık etmiş Akdeniz, en önemli koşulun "basit zevklerle hayatın tadını çıkarmak" olduğu yerlerin başında gelir. Akdeniz sahil kasabalarında kimi bir kayalıkların üzerinde güneşlenirken kimi bir zeytin ağacının gölgesinde keyiflenir. Kimisi terasında, bazısı deniz manzaralı balkonunda buz gibi içkisini yudumlarken tadını çıkarır bu eşsiz coğrafyanın. Akdenizli için sokağa açılan mekânlar, büyük bir rol oynar. Bu mekânlar arasında ilk akla gelenlerinden biri de sokaktaki yaşama bir adım daha yakın olmayı sağlayan balkonlardır.Dilimize Fransızcadan geçen "balkon" kelimesi, TDK tarafından "bir yapının genellikle dışarıya doğru çıkmış, çevresi duvar veya parmaklıkla çevrili bölümü" olarak tanımlanır. Gayriresmî tanımıyla da balkon; evdeki hayatın sokağa taştığı, evin sosyalliğe açıldığı yerdir. Evin iç mekânı ile sokak arasındaki iletişimin sağlanabildiği yarı açık bir platform olmasının yanı sıra balkon; kitap okumak, güneşlenmek, etrafı gözlemlemek, yemek yemek gibi aktivitelerin yapılabileceği bir alan olarak değerlendirilir.Balkon, Akdeniz'de ciddi meseledir. Özenle dekore edilmiş balkon örnekleri öyle çoktur ki Akdeniz’de bazı belediyeler "En Güzel Bahçe ve Balkon" başlıklı <a fr-original-style="" href="https://www.akdenizpostasi.com.tr/haber/41930/mersinde-en-guzel-bahce-ve-balkon-yarismasi.html" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">yarışmalar</a> düzenler. Özellikle İtalya, Fransa ve İspanya gibi Akdeniz ülkelerinde balkonlar, bitkilerle bezeli devasa bir saksı gibi kullanılır. Hatta bazı durumlarda ev sahibi kendi bitkilerinin misafiri konumundadır; çünkü gözü gibi baktığı bitkileri balkonunu âdeta ele geçirmiştir. Balkonlarını bitkilerle donatan Akdenizliler, sokaklarına ve komşularına görsel bir armağan sunar.Balkonların en keyiflisi sadece bitkilerle dolu, ufak bir masanın ve birkaç sandalyenin yer aldığı, mevcut yapısına pek dokunulmamış hâlidir. Bu keyfi yaşayan ve yaşatan; sadelikten ve doğallıktan yana Akdenizlinin aklının ucundan dahi geçmez balkonunu kapatmak. Onun aklında olan tek şey sevdikleriyle beraber açık havanın tadını doya doya çıkarmaktır. Balkonlar, en güzel sohbetlere ve dost sofralarında keyifle yenen yemeklere tanıklık eder; dostun müdavimi olduğu köşelerdir.

Derin Cantürk ile ilgili hikayeler